Yirmi yaş dişleri, aslında bir halk tabiridir. Esasen 20 yaş dişleri olarak adlandırdığımız dişler, diş dizisinin en arkasında yer alan üçüncü büyük azı dişleridir. Diş oluşumu aşamalıdır. Bebeklikten ergenliğe, dişler kademeler halinde çıkar. Sırasıyla bebeklerde diş oluşumu, kesici dişler, köpek dişleri, küçük azı dişleri, normal azı dişleri ve son olarak yirmi yaş dişleridir. Yirmi yaş dişleri, çoğu zaman en ilgi çekici olanıdır. Çünkü beraberinde çeşitli sorunlara da yol açabilir. Genellikle diş hekimleri 20 yaş dişlerine üçüncü büyük azı dişi demektedir. Bazı insanlar yirmi yaş dişleriyle bir problem yaşamaz, ancak bazılarında ağrı, enfeksiyon ve diğer rahatsızlık durumlarına neden olabilir.
Yirmi yaş dişleri genellikle 17 yaş ile 20 yaş arasında çıkarlar. Ancak bazı durumlarda 20’li yaşlardan sonra çıktığı da görülür. Çeşitli araştırmalar doğrultusunda yirmi yaş dişlerinin belli başlı sorunlara yol açabileceği görülmüştür. Genellikle 20’li yaşlarda sorun olarak ortaya çıkan bu dişler, çenede yer bulamadığı için darlık, sürme şeklinde sapma veya çıkmak istediği bölgede kemik yoğunluğu gibi sebeplerle çıkıp çıkmama arasında kalmakta veya çene kemiği içinde gömülü olarak kalmaktadır. Bu sorunlar ise kişi için rahatsız edici bir hal almaktadır.
Yirmi yaş dişleri birçok soruna neden olduğundan ve çiğneme için gerçekten gerekli olmadığından doktorlar işlevleri hakkında tahminde bulunmaya çalışmaktadır. Yirmi yaş dişlerinin oluşma sebebi birçok araştırmaya konu olmuştur. Yirmi yaş dişlerinin, çenede, diğer dişler gibi doğumdan hemen önce veya doğumda değil yedi yaş civarında büyümeye başladığı söylenmektedir. İnsanlık tarihi boyunca çeşitli tüketim alışkanlıkları, besinleri tüketme yöntemleri ve doğal koşullar değişkenlik göstermiştir. Geçmiş koşullar altında, yirmi yaş dişleri yıpranmış olan azı dişlerini değiştirmek için faydalı olabilirdi. Artık besinler daha yumuşak olduğundan, dişler bu kadar çabuk aşınmıyor ve yirmi yaş dişlerinin doldurması için boşluk yok. Bazı bilim adamları, modern çenelerin tarih öncesi insanların çenesinden daha küçük olduğuna dair bazı kanıtlar bulunduğunu da belirtiyor.
Yirmi yaş dişleri, öncelikle ağrı ve rahatsızlığa, enfeksiyonlara, diş eti hastalıklarına ve diş çürümelerine yol açabilir. Tabii ki bu rahatsızlıklardan bazıları, ağzın en gerisine kadar dişleri fırçalamanın zorluğundan kaynaklanır. Bu yüzden dişleri ince, uzun saplı bir diş fırçasıyla fırçalamak bu sorunları önlemeye yardımcı olabilir. Yirmi yaş dişlerinin diğer ciddi etkileri, dişlerin altında kistler oluştuğunda meydana gelir. Bu kistler ise tehlikelidir. Önlem alınmadığı takdirde çenede kemik kaybına neden olabilir ve çenenin sinirlerine baskı yapabilir. Bu da cerrahi işlem gerektirebilir.
Yirmi yaş dişleri, bazen hiçbir soruna yol açmasa da bazen cerrahi işlemlere yol açabilir ki bu çok normal bir durumdur. Ancak genellikle yirmi yaş dişleri çenede daralma, çıkması gereken yerden sapma gibi sorunlara yol açtığı için bu problem, yirmi yaş dişinin çekilmesiyle sona erer. Diş hekimleri sıklıkla yirmi yaş dişlerini, hastalar ergenliklerinin son yıllarında iken veya 20’li yaşların başındayken, sorun yaratmaya başlamalarından önce çekmeyi tercih ederler. Bu yaşta, yirmi yaş dişlerinin kökleri çene kemiğinde katılaşmamıştır ve yaşlı hastalara göre daha kolay çıkarılır. Yirmi yaş dişlerini gereken zamandan daha geç çekmek çeşitli sorunlara yol açabilir. Bu durumda yaş da ilerlediği için çenedeki büyük bir sinire zarar verme riski biraz daha yüksektir. Bu yüzden genç hastalar sıklıkla sedasyondan da daha hızlı iyileşirler. Yaş almış hastalarda ise bu daha güçtür.
Dişlerin konumu ve dengesi amacıyla herhangi bir ortodontik aparat kullanan 20 yaş civarı kişiler, genellikle tedavi sonunda yirmi yaş dişlerini çektirirler. Bunun nedeni, ortaya çıkan yirmi yaş dişlerinin dişler düzleştirildikten sonra diş hizasını değiştirebilmeleridir. Bu da çarpıklık, sıkışma gibi çeşitli yapısal sorunlara sebebiyet verir. Bu yüzden dişler düzenli fırçalanıyorsa ve ağız bakımı ihmal edilmiyorsa dahi herhangi bir diş ağrısı varsa diş hekimine görünmek en doğrusu olacaktır. Çünkü yirmi yaş dişlerinin sorun yaratmış olma ihtimali çok yüksektir.
Yirmi yaş dişlerinin çekimi çoğunlukla cerrahi işlemler ile alınır. Ağız ve diş bölgesine llokal anestezi uygulanır. Yirmi yaş dişleri çekildikten sonra, ağıza konulan tamponun yarım saat kadar tutulması gerekir. Yirmi yaş dişi çekilen kişi, tükürme işlemini olabildiğince az yapmalıdır. Çünkü ağız içerisinde oluşan hava akımı rahatsızlık verebilir. İşlem sonrası ağızdaki uyuşukluk geçtikten sonra 2 saate kadar herhangi bir besin tüketilmemesi gerekir. İyileşene kadar daha yumuşak gıdalar alınması gerekir. Gıdalar alınırken diğer taraftaki dişler ile çiğneme yapılırsa iyileşme süreci hızlanır ve rahatsızlık erken giderilir. Yirmi yaş dişleri çekildikten sonra şişlik oluşabilir ve genellikle bu durumu önlemek için ise buz tedavisi uygulanır.
Yirmi yaş dişinin çekimi sonrası kanama ihtimali artabileceğinden, yirmi yaş dişi çekilen kişinin sıcak veya soğuk yiyecek ve içeceklerden uzak durması gerekir. Mümkün olduğunca ılık ve yumuşak besinler bu süreçte ihtiyaçtır. İlk 24 saat boyunca cerrahi işlem yapılan bölge ile çiğneme kesinlikle yapılmamalıdır. Diş fırçalama esnasında yirmi yaş dişinin çekildiği bölgeyi daha dikkatli fırçalamak ve hassas davranmak gerekir. Genel anlamda ağız ve diş hijyenine de bu süreçte daha fazla dikkat etmek gerekir. Çünkü yirmi yaş dişleri çekildikten sonra diş etlerinde iltihap gibi sorunlar yaşanabilir ve buna dikkat etmek gerekmektedir.